Ateş ve terleme hangi hastalıkların belirtisi olabilir

Genel olarak geceleri ortaya çıkan ateş basması birçok farklı sebepten meydana gelebilmektedir. Özellikle terleme ve halsizlik gibi belirtiler ile etkisini gösteren bir sorun olduğunu ifade etmek mümkün. Tabii bunun belli başlı bazı sebepleri vardır ve bu sebepler konusunda çözüm yöntemleri öne çıkar. Gerekli olduğu durumlarda ise mutlaka uzman bir doktora görünmek büyük bir öneme sahiptir.

Ateş Basması Neden Olur?

Ateş basmasının birçok farklı sebebi bulunur. Bu nedenler kişiye bağlı olarak değişkenlik gösterir.

 - Menopoz

 - Östrojen düşüklüğü

 - Hipertiroidizm

 - Beslenme

 - Hipofiz bezi

 - Diyabet

 - HIV

 - Tüberküloz

Genel olarak bu gibi sebeplerden dolayı ateş basması ortaya çıkabilmektedir. Aynı zamanda tetikleyici olarak da bu duruma neden olan etkiler yer almaktadır. Örneğin sigara kullanımı, stres, baharatlı yiyecekler, kafein, enerji içecekleri, beyaz şeker ve birtakım İlaçlar da yine bu konuda önemli bir yere sahiptir. Özellikle kadınlarda sıcak basmasını tetikleyen unsurlar içerisinde yer aldığını ifade etmek mümkün.

Ani Terleme Sebepleri Nelerdir?

Ateş basması ile beraber aynı zamanda ani terleme söz konusudur. Bu durumun da yine kendi içerisinde birtakım sebepleri vardır ve bu sebepler üzerinden ani terleme ortaya çıkar. Yani diğer bir ifade ile ani terleme söz konusu olduğunda bazı hastalıklardan bahsetmek gerekir.

- Ateş ve enfeksiyonlar

 - Akciğer rahatsızlıkları

 - Tüberküloz

 - Çocuklarda C ve D vitamini eksiklikleri

 - Diyabet

 - Düşük kan şekeri yani hipoglisemi

 - Bazı kalp hastalıkları

 - Hipertiroidi ile tiroid bezinin normalden fazla çalışmış olması

Genel olarak yukarıda verilen sebeplerden dolayı ani terleme söz konusu olabilmektedir. Yani yaşanabilecek olası problem hafif ya da ağır hastalıklardan dolayı meydana gelebilir. Böyle durumlar ile karşı karşıya kalındığı vakit mutlaka bir doktora başvurmak ve gerekli tetkik ve tedavileri ele almak çok önemlidir.

Ateş Basmasına Ne İyi Gelir?

Özellikle menopoz ile beraber gebelik döneminde çok sık yaşanan sorunlardan biri ateş basmasıdır. Periyodik olarak farklı zaman dilimlerinde ortaya çıkan ateş basmasına karşı, ele alınabilecek bireysel bazı çözüm yöntemleri bulunmaktadır. Bu çözüm yöntemlerini her biri ya da birkaç tanesi ele alınarak uygulanabilir.

 - Kalın ve dar giysiler tercih edilmemeli

 - Sıcak ortamlarda fazla kalınmamalı

 - Bol bol su içilmeli

 - Ilık duş alınmalı

 - Özellikle stresli ortamlardan uzak kalınmaya çalışılmalı

- Pamuklu çamaşırlar tercih edilmeli

- Acı ve baharatlı yiyeceklerden mümkün olduğu kadar uzak durulmalı

- Gün içerisinde en az yarım saat yürüyüş, egzersiz ya da koşu yapılmalı

Genel olarak yukarıdaki yöntemleri ele almak suretiyle meydana gelebilecek ateş basmasını önemli oranda azaltmak mümkün. Tabii tüm bu önlemler mutlaka bir de bir şekilde düzenli olarak gerçekleşmelidir. Ancak ele alınacak bu şekildeki çözüm yöntemleri işe yaramaz ise o vakit mutlaka uzman bir doktora görünmek büyük öneme sahiptir.

Ateş Basmasına Karşı Nasıl Beslenilmeli?

En önemli hususlardan biri olarak ateş basmasına karşı sağlıklı ve dengeli beslenmek geliyor. Özellikle belli bir besin gıdasına yüklenmek en büyük hatalardan biridir. Farklı besin ögelerinden dengeli şekilde belli miktarda tüketmek gerekir. Aynı zamanda şüphesiz en önemlisi bol bol su içmektir. Gün içerisinde belirli aralıklar doğrusunda toplamda ortalama 8 bardak kadar su içmek önemlidir. Aynı zamanda baharatlı ve acı yiyeceklerden, beyaz şekerden mümkün olduğu kadar uzak durmak gerekir.

Yüksek ateş ve aşırı terleme hangi hastalığın habercisi?

17.09.2017 - 17:22 Güncelleme: 17.09.2017 - 17:29

Lenf bezelerinde büyüme, 38 dereceyi aşan ateş, son altı ayda yüzde 10'dan fazla kilo kaybı, çamaşır veya çarşaf değiştirmeyi gerektirecek şiddette gece terlemesi lenfomanın belirtileri arasında yer alıyor

Ateş ve terleme hangi hastalıkların belirtisi olabilir

Lenfomanın en önemli belirtisinin lenf bezelerinde büyüme olduğu, ayrıca 38 dereceyi aşan ateş, son altı ayda yüzde 10'dan fazla kilo kaybı, çamaşır veya çarşaf değiştirmeyi gerektirecek şiddette gece terlemesi yer aldığı belirtildi.

"1 MİLYONDAN FAZLA İNSAN LENFOMAYLA YAŞIYOR"

İHA'nın haberine göre; Türk Hematoloji Derneği Yönetim Kurulu üyesi Doç. Dr. Meltem Kurt Yüksel, 15 Eylül Dünya Lenfoma Günü Farkındalık Günü nedeni ile Lenfoma hastalığı hakkında şu bilgileri paylaştı: "Lenfoma, lenfatik sistemin kötü huylu bir hastalığıdır. Tüm dünyada bir milyondan fazla insan lenfoma ile yaşamaktadır ve her gün ortalama 1.000 kişi lenfoma tanısı almaktadır. Başlıca Hodgkin ve Hodgkin- dışı lenfoma olarak iki gruba ayrılan lenfomaların, 60'dan fazla alt tipi mevcut olup, her alt tipin klinik karakterizasyonu ve tedavisi farklıdır. Lenfoma konusundaki bilgilerin büyük bir hızla geliştiği ve bu gelişmelerin tedaviye yansıması sonucu yeni ajanların hastalık tedavisinde çığır açtığı günümüzde, lenfoma alt tipi konusunda farkındalık önem kazanmaktadır. Bu farkındalığın oluşturulması ile en doğru tedavi, en doğru zamanda, en doğru hasta için uygulanacaktır. Örneğin bazı lenfoma tiplerinde yüksek doz tedaviler uygulanabileceği gibi, bazı tiplerde tanı konulduktan sonra hiç bir tedavi başlanmadan hastalar uzun yıllar sorunsuz olarak izlenmektedir.

Lenfoma klinik olarak lenf bezelerinde büyüme ile kendini gösterdiğini belirten Doç. Dr. Yüksel şöyle devam etti: "Büyüyen lenf bezeleri boyunda, koltuk altında veya kasıkta elinize gelebilir. Hastalıklı lenf bezelerinde genellikle ağrı olmaz iken, zaman içinde büyüme ve çoğalma görülebilir. Lenfomanın diğer belirtileri arasında 38C'yi aşan ateş, son altı ayda yüzde 10'dan fazla kilo kaybı, çamaşır veya çarşaf değiştirmeyi gerektirecek şiddette gece terlemesi yer almaktadır. Bu şikayetleri mevcut olan bireylerin doktorlarına başvurmaları önerilir. Bazı lenfoma çeşitleri çok hızlı ve agresif bir karakter gösterirken, bazıları da yıllarca süren sessiz ve yavaş bir seyir (indolent) sergilerler. Yavaş seyir gösteren lenfomalar zaman içinde karakter değiştirebilir, daha hızlı bir klinik izleyebilir. Lenfoma tanısı esas olarak hastalıklı dokunun çıkartılması ve patolojik olarak incelenmesi ile konur. Kan tetkikleri veya görüntüleme yöntemleri lenfoma tanısını koyduramazlar fakat hastalığın karakteri ve vücutta yayılımı hakkında detaylı bilgi verirler."

"LENFOMA, TEDAVİ EDİLEBİLİR BİR HASTALIK"

Lenfoma tedavisi hastalık evresi ve risk belirlenerek planlandığını söyleyen Doç. Dr. Yüksel, "Tedavi planı yapılırken hastanın yaşı, performansı, ek hastalıklarının varlığı dikkate alınır. Lenfoma modern kemoterapi, radyoterapi teknikleri ve kök hücre nakli sayesinde günümüzde tedavi edilebilir kanserler arasında sayılmaktadır. Yakın zamanda keşfedilen hedefe yönelik akıllı moleküllerin kullanımı ile lenfomalar daha az yan etki profili ile daha başarılı yönetilebilir hastalıklar haline gelmiştir. Lenfomaların bazı tiplerinde tam iyileşme sağlanması artık birincil tedavi hedefi haline gelmiştir" dedi.

Türk Hematoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Ahmet Muzaffer Demir, Eylül ayının hematolojik hastalıklar açısından ayrı bir öneme sahip olduğunu, 2010 yılında Amerika'da Eylül ayı Kan Kanserleri Farkındalık Ayı olarak seçildiğini ve 15 Eylül Dünya Lenfoma Bilinçlendirme Günü olarak belirlendiğini söyledi.

Prof. Dr. Demir, Türk Hematoloji Derneği'nin amacının hematoloji ve hematoloji ile işbirliği yapan bilim dallarında bilgi akışını ve bilimsel güncel verilere ulaşılmasını sağlamak olduğunu belirterek, "Türk Hematoloji Derneği bu amaçla hematolojik hastalıkların tanı, tedavi ve önlenmesi için hematoloji eğitimi kalitesini arttırır ve standart oluşturur, araştırıcı ve araştırmaları destekler, Türk hematolojisinin ulusal ve uluslararası düzeyde en iyi şekilde temsil edilmesini sağlar. Türkiye'de hematoloji alanında çalışan uzmanları çatısı altında toplar ve etik değerlere sadık kalarak hastaların en iyi şekilde tanı alması ve tedavi edilebilmesine yönelik bilgi, tecrübe ve teknolojinin paylaşılması, yaygınlaştırılması ve geliştirilmesine aracılık eder. Türk Hematoloji Derneği bu yıl 50. kuruluş yıldönümünü kutlayan, ülkemizin en eski dernekleri arasında yer alan bir sivil toplum örgütüdür" diye belirtti.
Türk Hematoloji Derneği olarak, 2016 yılında mezuniyet sonrası hematoloji eğitimine yönelik çok önemli katkısı olan Türk Kan Bilim (Hematoloji) Akademisi'ni başlattıklarını belirten Prof. Dr. Demir, "Akademi, hematolojinin belirli konularında, iyi eğitim almış, yabancı dil bilen, geleceğin ulusal ve uluslararası önemli fikir öncülerini yetiştirmek amacıyla yapılandırıldı. Hematoloji Uzmanlığını yeni tamamlamış genç hekimleri hedef alan bu ileri eğitim modülü ile Mart ayında 15 yeni uzman Lenfoma konusunda altı aylık eğitimlerini tamamlayarak mezun oldu. Bu ay heyecan ile beklenen iki yeni sınıf Multipl Myelom ve Transfüzyon Tıbbı-Kan Bankacılığı ve Hemaferez başladı" dedi.

Türk Hematoloji Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Güner Hayri Özsan da Eylül ayının önemini şu sözlerle aktardı:
"Eylül ayı tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kan hastalıkları tanıtım ayıdır. Birçok kişi lösemi, lenfoma gibi kan hastalıklarının adını bilmektedir. Ama önemli olan bu hastalıkların erken tanısı için belirtilerini, nedenlerini bilmek ve zamanında doktora başvurmaktır. 50 yıldır hematoloji alanında verdiğimiz eğitim ve bilinçlendirmeye yönelik hizmetler arasında yer alan halkın farkındalığını arttırmaya yönelik bu bilgiler, bu özel günlerde önemle vurgulanmaktadır".

Hangi hastalık çok terletir?

Hastalık nedeni ile ortaya çıkan terlemelerin başında enfeksiyon hastalıkları gelir. Diğer hastalıklar ise hipertiroidi, şeker hastalığı, hormon dengesizliği, kalp hastalıkları, kanser ve bazı ilaçlardır. Ani olarak ortaya çıkan aşırı terlemeler, hipoglisemi ve hipertiroidi krizlerinde görülür.

Hangi kanser türlerinde aşırı terleme olur?

Nöroendokrin tümörler, böbrek üstü bezi (adrenal) kanseri, böbrek kanseri, lenfoma ve lösemide gece terlemeleri sıklıkla görülür, ki bunlar görece nadir görülen kanser türleridir. Bununla birlikte prostat kanserinde de gece terlemeleri bildirilmiştir.

Hangi enfeksiyon terleme yapar?

Bunlar: Enfeksiyon hastalıkları: Ateşli hastalıklarda ateş, ani ve çok miktarda terleme ile düşebilir, özellikle zatüre, sıtma, tifo ve bademcik iltihaplanmalarında bu olay görülür. Hipertiroidi denilen tiroid bezinin aşırı çalışması da aşırı terlemenin bir nedenidir.

Ateş sonrası terleme neden olur?

Ateş basması ya da sıcak basması, vücudun sıcaklığı gerektiği gibi düzenleyememesinden kaynaklanır. Beynin hipotalamus bölgesi vücudun sıcak soğuk dengesini korumasını sağlar. Hava soğuduğunda beyne sinyal gönderip, titremeyi tetikler. Hava ısındıkça ise beyne sinyal gönderip, terlemeyi sağlar.