Şeker hastalığında ağız kuruluğuna ne iyi gelir

Birçok sebebe bağlı olarak ortaya çıkabilen ve hayat standardını olumsuz yönde etkileyen ağız kuruluğu şikayetinin giderilmesinde, çeşitli medikal ve bitkisel uygulamalar ile fayda sağlanabilir.

Latince kserostomi olarak ifade edilen ağız kuruluğu, oral kuruluk hissinin subjektif bir ifadesidir. Ağız kuruluğundan şikayet eden kişilerde ağız kokusu, yutkunma zorluğu ya da cilt kuruluğu gibi diğer belirtiler de bu şikayetlerine eşlik edebilir. Birçok farklı nedeni olan ağız kuruluğunun en sık sebepleri arasında bazı ilaçların yan etkisi, Sjögren sendromu ve radyoterapi (ışın tedavisi) örnek olarak verilebilir.

Tükürük oluşması, sindirim işlevleri için önemli bir aşamadır. Besinlerin nemlendirilmesine ve karbonhidrat içerikli gıdaların sindirilmesine yardımcı olur. Sindirim görevi dışında bağışıklık fonksiyonu da bulunan tükürük, ağız ve diş sağlığı için de önemlidir. Ağız kuruluğu, altta yatan önemli bir sağlık sorunu olmadığında genellikle kişiler tarafından göz ardı edilir ancak uzun süreli devam eden ağız kurulukları diş çürüklerine ve ağız hijyeninin bozulmasına neden olabileceği için dikkatli olunması gerekilen bir problemdir.

Ağız Kuruluğu Neden Olur?

Ağız kuruluğunun birçok sebebi bulunur. Sıvı kayıpları en önemli sebeplerden biridir. Şeker hastalığı gibi tükürük üretimini etkileyen sağlık problemleri de ağız kuruluğu gelişmesi ile sonuçlanabilir. Bu nedenler dışında:

  • Stres
  • Kaygı
  • Tütün kullanımı
  • Sakinleştirici ilaç kullanımı
  • Ağızdan nefes alıp verme
  • Antihistaminik ve antidepresanlar gibi bazı ilaçların yan etkisi olarak
  • Baş boyun bölgesine alınan radyasyon terapisi
  • Sjögren sendromu ve diğer bazı otoimmün hastalıklar
  • Botulizm zehirlenmeleri
  • Yaşlanma

Kserostomi nedenleri içinde en sık karşılaşılanların başında, bazı ilaçların kullanımları sonrası bu ilaçların yan etkisi olarak ağız kuruluğu gelişmesi gelir. Antihistaminik ve antidepresanlar dışında, bazı antihipertansif ilaçlarda, idrar söktürücülerde ve ishal ilaçlarında da yan etki olarak ağız kuruluğu ortaya çıkabilir. Otoimmün rahatsızlıklardan sistemik lupus eritematozus, romatoid artrit ve bazı tiroid hastalıkları da Sjögren sendromu gibi ağız kuruluğu yapabilen rahatsızlıklar arasında yer alır. Yaşlanma ile ağız kuruluğunda artış tespit edilmesi, bu popülasyonda hastalıkların görülme oranının ve ilaç kullanımının artması ile ilişkili olabilir.

Kserostomi tanısı genel olarak hastanın klinik belirtileri göz önünde bulundurularak gerçekleştirilebilir. Gerekli durumlarda ise hekimler tarafından sialometri ve sialografi gibi tetkiklere başvurulabilir. Önemli sistemik rahatsızlıklardan şüphelenilmesi halinde ise tükrük bezlerinden biyopsi alınarak altta yatan nedenin aydınlatılması sağlanır.

Ağız Kuruluğu Tedavisi Nasıldır?

Her sağlık probleminde olduğu gibi ağız kuruluğu için yapılacak tedavi planlaması da altta yatan nedene göre değişkenlik gösterebilir. Sağlık kuruluşlarına bu şikayet ile başvurulduğunda, hekimler tarafından ilk olarak kişilerin diğer sağlık problemleri için kullandığı ilaçlar değerlendirilir. Gerekli durumlarda hekimler tarafından alternatif ilaçlara geçilebilir ya da kişiye yapay tükürük salgısı veya tükürük salgısını artırıcı ilaçlar reçetelendirilebilir. Tedavinin amacı kişinin bu şikayetlerinin dinmesini sağlamaktır.

İlaç tedavisine ek olarak hekimlerin bilgisi ve önerisi dahilinde uygulanabilecek ve ağız kuruluğuna katkı sağlayabilecek çeşitli uygulamalar mevcuttur. Kişinin su tüketimini artırması, bunların başında gelir. Orta düzeydeki dehidrasyonlarda meydana gelen ağız kuruluğunun önlenmesi günlük sıvı alımınının arttırılması ile önlenebilir. Bol sıvı tüketimi dışında ağız kuruluğuna neden olabilecek kafein ve alkol alımını sınırlamak, tütün kullanımını sonlandırmak ya da şeker tüketimini azaltmak gibi yaşam tarzı değişiklikleri de ağız kuruluğu için fayda sağlayabilecek uygulamalar arasında yer alır.

Ağız kuruluğunun tedavisinde önemli bir diğer durum da ağız hijyeninin tam olarak sağlanmasıdır. Ağız kuruluğu, kötü ağız hijyeninin hem belirtisi hem de bir sonucu olarak karşımıza çıkabilir.

Nem oranı düşük, kuru bir ev ortamı da ağız kuruluğuna neden olabilen faktörler arasındadır. Yaşam alanlarının nemlendirilmesini sağlayan cihazların kullanımı da özellikle uyku sırasında meydana gelen ağız kuruluklarında etkili olabilir. Nefes alıp vermenin burun tıkanıklığı gibi çeşitli nedenlerle ağızdan gerçekleştirilmesi, ağız kuruluğu belirtilerinin kötüleşmesine neden olabileceği için dikkatli olunmalıdır.

Çeşitli bitkisel kaynaklı ürünler, geçici olarak tükürük üretimini arttırabilir ve bu süre zarfında ağız kuruluğu şikayetinin dindirilmesinde fayda sağlayabilir. Ağız kuruluğu bitkisel çözüm önerileri arasında birçok bitki yer alır:

●     Aloe Vera

Aloe vera bitkisinin jel ya da sıvı formları ağız içinin nemlendirilmesine katkı sağlayabilir. Özellikle bu bitkinin sıvı formları ile ağzın çalkalanması ağız kuruluğunun geçici olarak hafiflemesinde etkili olabilir.

●     Zencefil

Zencefilin etkileri arasında tükürük salgısında artış meydana getirmesi uzun zamandır bilinen bir özelliğidir. Bu etkileri sayesinde ağız kuruluğunda zencefil kaynaklı ürünler de fayda sağlayabilir.

●     Gülhatmi Kökü

Ebegümeci bitki ailesinin bir mensubu olan bu bitki, aloe veraya benzer nemlendirici özellik gösterir.

●     Büyük Ebegümeci Kökü

Aloe vera gibi nemlendirici ve yumuşatıcı özelliği olan bu bitki kökü, ağız kuruluğu için geleneksel kullanımı olan bitkisel ürünler arasında yer alır.

●     Nopal Kaktüsü (Kaynana dili, dikenli armut kaktüs)

Nopal kaktüsü, Meksika mutfağı ve geleneksel tıpta önemli yere sahip bir bitkidir. Son yıllarda oldukça popülerleşen bu bitki, tükürük üretimini olumlu yönde etkileyerek ağız kuruluğunun giderilmesinde fayda sağlayabilecek bitkisel ürünler arasında yer alır.

●     Diş Otu

Diş otu, uzun zamandır ağız hijyeni için kullanılan bitkiler arasında yer alır. Tükürük salgısını arttırma etkisinin bulunması nedeniyle ağız kuruluğuna olumlu etki gösterebilir.

Ağız kuruluğu şikayetiniz varsa altında yatan nedenin tam olarak aydınlatılması ve size uygun tedavi planlamasının yapılması için uzman hekimlerden destek almayı ihmal etmeyin.

Ağız kuruluğunu gidermek için ne yapmak lazım?

Ağız Kuruluğuna Ne İyi Gelir?.
Sık olarak su yudumlama..
Alkol ve kafein içeren içeceklerden uzak durma..
Tütün kullanımını sonlandırma..
Gün içerisinde tüketilen tuz ve şeker miktarını sınırlama..
Şekersiz sakız çiğneme..
Tükürük salgısını etkilemeyen diş macunu ve gargara solüsyonu kullanımı.

Şeker hastalarında ağız kuruluğu neden olur?

Diyabet Latincede 'sifon' anlamına gelir. Çünkü diyabetli hastalar, kandaki şeker seviyeleri 250-300 gibi çok yüksek rakamlara ulaştığında idrara çok sık çıkar. Şeker ozmotik bir maddedir; su tutar. Şeker atıldıkça, birlikte su götürdüğü için hasta sürekli su içmek zorunda kalır ve ağız kuruluğu oluşur.

Ağız kuruluğuna ne iyi gelir evde?

Ancak belirtileri azaltmak için evde uygulayabileceğiniz bazı kolay çözümler bulunmaktadır..
Su İçin. ... .
Şekersiz Lolipop Tüketin. ... .
3. Şekersiz Sakız Çiğneyin. ... .
Kafeinsiz Seçeneklere Yönelin. ... .
Burnunuzdan Nefes Alın. ... .
Nemlendirici Kullanın. ... .
7. Sigarayı Bırakın. ... .
8. Ağız Kuruluğuna Yönelik Alkolsüz Ağız Gargarası Kullanın..

Dusuk şeker ağız kuruluğu yapar mi?

DİYABET (ŞEKER HASTALIĞI) ve DÜŞÜK ŞEKER Ağız kuruluğu yapan en önemli hastalıktır.